Klaros
Antik Kenti Apollon Tapınağı
Apollon Tapınağı, araştırmalar
göre MÖ. 4. yy sonunda ya da Helenistik Dönem başında inşa edilmiş olduğu
bilinmektedir. Kentteki Apollon Tapınağı kehanet merkezi olduğu için Helenistik
Dönem’ de de özellikle Roma Dönemi’nde de çok bilinen ünü sınırlarını aşmış bir
yerdi. Tapınak kısa kenarı 6, uzun kenarı 11 sayıda olmak üzeri çevresi sütunlu
olarak inşa edilmiştir. Ne yazık ki günümüze bu sütunların hiçbiri ulaşamamış,
yıkıntılar halinde çevrelere yığılmış durumdadır. Mabed, 26x46 m ölçülerinde
dor yapıdadır. İyonya’da inşa edilmiş olan tek dor yapısının olması burayı
arkeolojik ve kültürel açıdan çok önemli bir çekim merkezi haline getiriyor.
Tapınağın genel olarak Klasik Dönem de inşa edilen 3 basamaklı krepisi yerine,
geç döneme ait 5 basamaklı krepisi vardır. Burada bulunan yüz adet hayvan
bağlama bloğunun (hekatomb) bir
kutsal alan içerisinde yer alan dünyadaki tek örnek eserdir.. Hekatomb, Antik Çağda yüz hayvan kurban etme geleneği
olarak tanımlanır.
Yani bu hayvan ritüelinin ilk
arkeolojik kanıtı durumundadır, bu da mabedin çekiciliğini artıran bir başka
özelliği olarak karşımıza çıkar.
Apollon Tapınağı |
Dor düzeninde inşa edilmiş olan
tapınakta MÖ. 2. yy da inşa edilmiş olan kare planlı bir propylon bulunur.
Tapınağın güneyinde konumlanan Propylon, Yunan ve Roma mimarisinde yer
alan anıtsal kapılara verilen isimdir. Burada yer alan iki sütunun
iç yüzlerinde MS. 2. yy da oluşturulmuş olan yazıtlar yer almaktadır. Bunlar,
Apollon Kahini’ne danışmak üzere gelen heyetlerin listesini anlatmaktadır.
Buradan üç kapı ile cella’ya
geçilir. Cella tanım olarak, çok tanrılı
dinlerde tapınağın içinde kült objesinin ya da tanrı heykelinin korunduğu en
kutsal bölümdür. Buradaki duvarlarda, sütunlarda Apollon’un bilicisine
danışmak üzere gelen delegelerin ve ilahileri söyleyen çocukların isimlerinin
yazılı olduğu görülür.
Apollon tapınağının 27 metre
doğusunda yer alan Helenistik Apollon sunağı 9x18 metre boyutlarında inşa
edilmiştir. Sunak kuzey-güney doğrultusunda yer alır. Sunakta ele geçen
parçalardan anlaşıldığına göre, sunağın üstündeki iki adet kurban masasından
biri Apollon’a, diğeri Dionysos’a adanmış olduğu anlaşılır. Aslında zıt
karakterli bu iki tanrının neden burada bir araya getirildiği tapınağın
gizemlerinden bir diğeri olarak dikkat çeker. Sunağın hemen solunda yer alan
güneş saati orijinali müzede sergilenen eserler arasındadır.
Mabedin kuzeyinde ona paralel olarak
İyon üslubunda bir tane daha küçük bir mabet ile sunağı bulunur. Bu yörede çok
sayıda pişmiş topraktan figürinler, kemik, fildişi, gümüş, bronz, akik gibi
değerli taşlardan yapılmış adak eşyaları kazılar sonucu ortaya çıkmıştır.
Günümüzde bu buluntular Efes Müzesi’nde sergilenmeye devam eder.
Propylonun batı kısmında geç
devirde inşa edilmiş ve ticari işlerde kullanılmak üzere yapılmış olan bir
portik yer alır. Doğu yönde, sunağın sağında çalılıkların içinde ise tamamen
korunmuş olarak eksedra denilen küçük bir oturma yeri ve bezemeli bir koltuk
göze çarpar. Koltuk ziyaretçilerinin fotoğraf çekilmeleri için oldukça
elverişli durumdadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder